23.09.2007

SAPERE AUDE'Yİ NEDEN SEÇTİM...

SAPERE AUDE - CESARET ET - DARE TO KNOW

Aydınlanma dönemi düşünürlerinden Immanuel Kant'ın kullandığı ve anlam kazandırdığı söz:
"cesaret et!"

Bu sözün söyleniş amacı şu şekilde açıklanabilir:

Kant'a göre insanlar çocukluktan çıkmalıdır. Çocukluk ise, ona göre, herhangi bir eylemin gerçekleştirilmesinde ya da herhangi bir konu hakkında düşünülmesinde başkasının boyunduruğunda olmak, birilerine düşünsel anlamda itaat etmek halidir. İnsanlar akıllarını kullanabilirler ve içinde bulundukları durumun bilincine kavuşabilirlerse çocukluktan kurtulurlar. İşte bu noktada cesaret edilmelidir.

Esasında bu "deyiş" Kant'ın değil, Horatius'un sözü olup, Horatius'un yedinci eseri olan Epistularum Liber Primus (First Book of Letters) da "Dimidium facti qui coepit habet: sapere aude " ( başlamak bitirmenin yarısıdır, cesaret et!) olarak geçmektedir. Kant'ın oradan almış olduğunu ve bu yolla, Alman Aydınlanması'nın önemli bir çevresini oluşturan "Doğrunun Dostları Topluluğu" nun bunu slogan olarak benimsemiş olduğunu öğrendim:

Yüreklice düşün,gir bu yola seve seve!
İyi yaşamayı sonraya bırakan kimse,
yolunda bir ırmakla karşılaşıp da,
akıp geçmesini bekleyen köylüye benzer
Oysa ırmak hiç durmadan akıp gidecektir.


İşte tüm bunların ışığında, hele ki günümüz düşünsel anlayışının inanılmaz bir erozyon ve yetişemediğimiz bir süratle anlayamadığımız sahillere sürüklendiği ve fakat diğer yandan da toplumsal bir "iç aydınlanma, algılama" boyutuna eriştiğimizi düşündüğümde, artık arkaik ezberlerimizden biran evvel sıyrılıp kendimize ait, kendi ürettiğimiz ve içinde kendimizi yenilenmiş, tazelenmiş, aydınlanmış ve en önemlisi özgür hissetiğimiz "cesaret ettiğimiz kendi gerçeklerimizle" yaşamanın önemini benimsemiş olan ben bu deyişi de giyiniverdim. Evet aynen böyle, aniden, sevdim bunu ve üstüme de yakıştı sanki...

En azından ben bu yeni ama eskiden beri adını bilmeden giymek için can attığım elbisenin içinde kendimi "iyi" hissediyorum...

Cesaret ediyorum...!

Derya