14.10.2010

Köşetaşları - Köşeler - Vicdanlar - Taşlar

Hayat denen süresinin sırrı bir kelebek ömründe gizli bu serüveni çevremizle ve çevremizi çevreleyen insanlarla paylaşıyoruz, kollektif bir durum bu yaşamak. İstesek de istemesek de, hayatımıza girenler, içinden geçenler, kıyısından ilişenler,uzağında duranlar, tam ortasında yer alanlar, hepsiyle mütemmim bir cüz aslında. Evren ve kosmosu düşündüğümüzde sahiden de bir cüz, yaşadıklarımızı düşündüğümüzde ise bir destan, süresinden bağımsız olarak.

Vereceğim son nefeste bu cüz içindekileri kare kare seyredebilecek miyim bilmiyorum, öğrendiğimde ise geri dönüp anlatacak durumum olmayacak. Koyduk bunu bir kenara o halde.

Seçimlerimiz, önümüze konan "reddedemeyeceğimiz" teklifler/olanaklar, kendi yeşerttiklerimiz, başka hayatlardan ödünç aldıklarımız, tamamını hatırlamak, bilanço çıkartmak kısıtlı hafıza derinliği ve gene kısıtlı duygusal istiap haddi yüzünden mümkün değil. Köşe taşlarını sayabiliyorsak ne ala!

Hayatımda köşe taşı sandığım ama aslında alelade, üstelik de bir de "fani gafletiyle" sınırlı bir tümseği hayatımın profilinden çıkartırken bir yanım buruk, bir yanım dimdik, ama günün sonunda envanter daha net ve daha bana yakışır.

Duygularımı ve kendimce verdiğim değerleri haketmeyenlere bol köşeler diliyorum, "fani gafletlerle" dolu, bol kazançlı köşeler. Benim geri kalan" köşetaşlarım" onur ve iftaharla taşıyacağım değerlerle bezenmiş. Gafletlerle ve fani hırslarla beslenenlerin köşelerinden Tanrı beni ve evlatlarımı korusun!

Son tahlilde, eğer bir ilahi adalet varsa, herkesin canı sağolsun elbette, ama tek şartla, fani hırsların bedelini ödemek şartıyla, bir gün, bir boyutta, bir zamanda, ama mutlaka...